27 Eylül 2021 Pazartesi

Adalet Tanrıçası ya da Psiko Sosyal Servis Uzmanı

 

Adalet Tanrıçası ya da PSYS Uzmanı

Çünkü her şeyi bilir, her işi yapar ama emirle


Memurluk denince ilk akla gelen yoğun bürokrasidir. Hemen her kurumda yapılan işlerin anlam ve önemi bir yana en çok dikkat edilen özen gösterilen bürokrasiye ne kadar önem verildiği, işlerin kitabına ne oranda uydurulduğudur. Yapılan çaba ve faaliyetlerin toplum yararına, toplum norm ve ihtiyaçlarına ne kadar hitap ettiğinin herhangi bir önemi yoktur aslında. Tabi ki işlerin bu noktaya gelmesinin temelinde beceriksiz yöneticiler, "minareyi çalmadan önce kılıfını hazırlayan hırsızlar", "işini bilen memurlar" ve nice yıllardır her ortam ve koşula uyum sağlayarak, her türlü ortam ve koşulda her zaman kazanan, her zaman kandıran toplumun emek ve ideallerini, inançlarını sömüren işbilir uyanıklar ile her zaman kandırılan, korkutulan, uyutulan, her bireyi ürkek, tepkisiz toplum vardır.

Zaman zaman insanların sıkça kullandığı ..mış gibi yapmaktan bıkkınlık ifadelerinin samimiyetsiz olduğunu bu insanlarla yaptığınız kısa sohbetlerde anlıyorsunuz. Çünkü ..mış gibi yapmaktan bıkmak ya da kaçınmak bu şekilde yapanlara karşı aynı zamanda tavır almayı da gerektirir. İnsanların kendi tükenmişliklerini, kendi bıkkınlık ve yetersizliklerini başkalarında görmek onları bir nebzecik rahatlatıyor olmalı. Bunu çeşitli sorunları dile getiren, sorunlarla baş etme yol ve yöntemlerini arama girişimlerinde kolaylıkla yakalayabilirsiniz. Yakındıkları şeyleri değiştirmeye, sorunları ortadan kaldırmaya yönelik herhangi bir çaba göstermezler. 'Cennetten kovulmamak ama elmayı da yememezlik etmeme' lüksü.

Evrensel insan hakları, Avrupa standartları, demokrasi hak, hukuk, adalet gibi kavramlar ve bunları dile dolamanın sağladığı popülarite söz konusu olunca ceaevlerinde psiko sosyal yardım servislerine duyulan ihtiyaç da kaçınılmaz olmuştur. Dolaysıyla bir yandan hasıl olan ihtiyaç öte yandan ödün vermeme, mutlak kontrol ve mağrur duruşu bozmamadaki kararlılıkla trajik komik durumlar ve de tavırlar ortaya saçılmaktadır.

Psiko sosyal yardım servislerinin ceza infaz kurumunda oluşturtulmasından günümüze geçen sürede önemli bir ilerleme kaydedilmemekle birlikte servis uzmanlarının ihtiyaçları, karşılaştıkları sorunlar, taleplerinin göz ardı edilmesi her geçen gün daha belirgin bir hal alırken servisin iş yükü, uzmanlara yüklenen sorumluluklar, talebe uygun raporların oluşturulması yönündeki beklentiler katlanarak çoğalıyor. Bütün bu gelişmelerle birlikte bir de Covid-19 pandemi sürecinin getirdiği kısıtlamalar Servis elemanlarımızı nefes alamaz hale getirmiştir.

Özellikle gözlem ve değerlendirme raporlarında servis uzmanlarının hükümlüyü görüp görmediğinde bakılmaksızın hükümlüye ve hükümlünün tahliye olduktan sonra kendisine, ailesine, mağdura ve topluma verebileceği zararlara dair risk düzeyinin tespiti ve benzeri gibi servis uzmanlarının bilgi, beceri ve eğitim kapasitelerini aşacak niteliklerde hususlarda rapor düzenleme zorunluluğu servis uzmanlarını ciddi anlamda, yormakta, yıpratmakta, yıldırmakta ve tüketmektedir.

Her gün olmasa bile her hafta yeni talimatlarla psiko sosyal yardım servisi uzmanlarına yeni görev ve roller yüklenmekte, yeni işleri yapmaları istenmektedir. Bir yanda iş yetiştirme korkusu bir yanda hangi işi ne şekilde yapması gerektiğine dair yeterli bilgiye sahip olmamamın verdiği güvensizlik servis uzmanlarının stres ve anksiyetesini kontrol edilemez hale getirirken kimse ya ben bütün bunları nasıl yaparım? Bir kişinin günlük çalışma kapasitesi nedir? Grup çalışması yapmanın mesleki gerekleri, zemini ve pandemi ortamındaki koşulları nelerdir? Bütün bu çalışmaları eksiksiz yapmamı benden isteyenler alanda uzman mı? Bu şekilde talep etmelerine yasal zemin var mı? Kurumların fiziki ve personel altyapısı bu çalışmaları yapmaya uygun mu? Bir uzmanın günlük, haftalık, aylık ve yıllık vaka yükü nedir? Ben bu çalışmaları yapabilecek kapasitede eğitim aldım mı? Grup çalışmaları formatı nedir? Gruplar nasıl oluşturulur? Hangi çalışma gerçekten iyileştirmeye hizmet etmektedir? 

Doğrusu sadece bu ve benzeri sorulardan müteşekkil bir kitap yazabilirim. Ne yazık ki iyileştirme faaliyetleri, birey ve toplumu ve de birey ve toplumun ihtiyaçlarını göz ardı ederek tamamen işlevsiz bir noktaya doğru eviriliyor. 

Neden olmasın? Amirler kendileri ve kendi rol ve görevleri bağlamında neler yapabileceğine kafa yormak yerine psiko sosyal yardım servislerinin sanki tek başına ülkeyi kurtaracak birimmiş gibi her şeyi bildiğine, emir verdiğiniz sürece her istediğinizi yapmaya hazır ve nazır olduğuna inandıkları sürece ve servis uzmanları kendi hak, hukuk ve sorumluluklarına dair suskunluklarını koruduğu emir verildiği sürece yapamayacağı iş olmadığı izlenimini verdiği sürece bu sorunlar devam eder.

Öyle ya o bir Adalet Tanrıçası her şeyi bilir, her şeyi yapar, ama emirle!








Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Adalet Tanrıçası ya da Psiko Sosyal Servis Uzmanı

  Adalet Tanrıçası ya da PSYS Uzmanı Çünkü her şeyi bilir, her işi yapar ama emirle Memurluk denince ilk akla gelen yoğun bürokrasidir. Heme...